Şimdilik bu senenin en kaliteli albümü
kuşku yok ki Daft Punk’dan geldi. Random
Access Memories, yılın en heyecanla beklenen albümü olarak beklentileri boşa
çıkarmadı.
Yine aynı damardan beslenen, kabaca house, elektro house gibi tür biçimleri
arasında sınıflandırılabilecek Disclosure’ın “Settle” albümü insana ters
köşeden vole vuruyor. Tıpkı Çapulcu düşünür Camus’un dediği gibi: “Ahlaka dair
bildiğim ne varsa futboldan öğrendim. Çünkü top hiç beklediğim köşeden
gelmedi.” Evet Lawrance kardeşler doksandan, tam çatal tabir edilen yere golü
çakıyorlar.
Öncelikle bu kardeşlerin,
yaptıkları müzik çok basit kalıplar içine girecek kadar sığ bir tarz değil.
Oluşturulan kimya içinde; tuhaf, alaycı, tekinsiz, şaşırtıcı gibi kavramları
sonuna kadar barındırıyor. Asıl bir diğer şok böyle sağlam bir ilk albümü yapan
bu İngiliz kardeşlerin yaşlarının henüz 18 ve 21 olması. Hani bizim Gezi Parkı
olaylarında apolitik, pokemon nesli diyerek küçümsediğimiz Y Kuşağı’na ait
olmaları. Settle içine girdikçe daha da çıkılmaz bir hal alan bir labirente
benziyor. Elbette iyi anlamda. Farklı dönemlerden kotarılmış seslerin, bir
odaya kapatılıp, gizli bir deneye konu olmuş hali. Ama kesinlikle
özgün ve ağızlarda hoş bir tat bırakıyor.
Bu pokemon neslinin yaratıcı
çocukları bu ilk albüm ile ileride çok ses getireceklerinin mesihliğini
yapıyorlar. Daft Punk albümünden sonra, bu kulvarda senenin en kalbur üstü
çalışmalarından biri Settle.
Disclosure - F For You
0 yorum:
Yorum Gönder