Mehtapta sana on dokuz mektup yazdım. On sekizini yırtıp attım. En sonunda, on dokuzuncu kez yazdığım tam istediğim gibi olmuştu. Yazdıklarım duygularımı tam anlatabilmişti. Balkonda masamın üzerindeki mumu söndürdüm. Sonra mehtaba baktım. Sarı beyaz yuvarlak yüze. Uzun uzun. Kalktım, ahşap masanın altından, tahta zemine saçılmış on sekiz yırtık mektubun kağıtlarını topladım, ince deri bir torbaya doldurdum. Bu mektubun yanında onları da bulacaksın. Yazıldıktan sonra yırtılmış, daha sonra yapıştırılmış on sekiz mektup. Onları sana gönderiyorum. On dokuzuncu, yani son mektup bende. Onu kendime saklıyorum.
"Tarık Sipahi"
Zeki Müren - Kahır Mektubu
0 yorum:
Yorum Gönder