Benim evden kaçmamın
sebebi, ben doğduktan 27 gün sonra babam vefat etmiş ve ben üç aylıkken annem
beni babaanneme ve dedeme bırakıp babasının evine gitmiş.
Amcalarım beni sabah ilkokula,
öğleden sonra sakız satmaya veya boyacılığa gönderiyordu ve akşam eve bazen
parayla gelmediğim zaman dayak yiyor atıyor; o da yetmiyormuş gibi bir de tüm
akrabalara kötülüyorlardı.
Zaten kardeşim dayanamayıp
evden kaçmıştı ve ben de az da olsa ondan etkilenerek kaçmaya karar verdim.
İstanbul'a geldiğim zaman kardeşimi bulurum, çalışırız diye düşündüm, meğer
ağabeyim benden önce batmışta benim haberim yokmuş.
Haliyle ben de sokakta kalmaya
başladım ve yapmak istediğim şeylerin hepsini yapamadım belki ama beni en çok
mutlu eden olay sokakta geldi başıma.
İzmir'e gitmeye karar verdim.
İzmir'e gittiğim zaman ne bir tanıdık ne bir arkadaşım vardı. Bir kalabalık
gördüm ve oraya doğru yürümeye başladım. Birine sordum ve oranın bir sirk
olduğunu öğrendim, herkes kuyruğa girmiş bilet alıyordu.
Sıra bana gelince ön taraftan
bir bilet istedim adam da bana 'Sana o fiyata bilet veremem' dedi. Birden
arkamdan biri 'Bir dakika' dedi ve iki tane bilet alıp önden olanı bana verdi.
Meğerse o adam altı senedir
ceza evindeymiş ve o gün cezası bitmiş. Benim gibi kalabalığı görüp gelmiş.
Bana hep derdi ki, "Bela olma, beladan uzak dur". O zaman anladım o
adam bir ders almış.
"Umut Çocukları Derneği"
Laleli'de Bir Azize
0 yorum:
Yorum Gönder