Suriye’deki iç savaşta 11 binden fazla çocuk öldü ve 1 milyon kişi de mülteci olarak evlerini terk etti. Savaş çığırtkanı bir dünyada yaşıyor olmanın yansımasını en çok çocuklar üzerinde görebiliyoruz..
Bu soruna dikkat çekmek için İngiltere menşeili "Save The Children" vakfı bir sosyal sorumluluk kampanyası başlatmış. Aşağıdaki film 1 seneyi saniye saniye özetleyip, rahat koltuklarımızda oturuyorken bizlere de empati kurmayı hedefliyor..
İhsan Oktay Anar Amat' ta şöyle der;
"Keskin nişancı olduğunuz için mevcudu bulunduğunuz ortamdan seçilen sizler, artık bu geminin tüfenkçilerisiniz. Gecenin bu saati kibar adamlar yalılarda, köşklerde ve kasırlarda uyuyup rüyalarda cariyelerin peşlerinde koşarken sizler, uyanık olarak buradasınız. Çünkü kan dökülmesi gerekiyor. Dilerim ki, dökülen sizin kanınız olmaz. Biliyorum ki, döktüğünüz kanı siz değil, yalılarda yaşayan ve şiir yazıp sizi hakir gören nazik adamlar içecektir. Konstantiniye'nin kibar insanları kanla beslenir ama siz değil! Bu yüzden siz onlardan temizsiniz! Ancak kan görünce bayılan ve vahşetten nefret eden bu beyzadeler, sizleri daima ayak takımı olarak gördüler ve göreceklerdir. Onların ruhlarının ve vicdanlarının temiz olması için, bizzat sizler, ellerinizi çamura sokacaksınız. Getirdiğiniz ganimetin neredeyse hepsi, bu kibar beyefendilerin kesesine girecektir. Ocağımızın kanunu odur ki, onların içmesi için sadece kan dökmeyecek, ayrıca şu koca Konstantiniye'nin sokaklarında dönüp sizin suratınıza bile bakmadıkları zaman onlara tahammül de edeceksiniz. Şairler mersiye, destan, gazel yazacak. Ne ile mi? Mürekkeple değil elbette! Kanla yazacaklar ve ünlerini ebediyete kadar sürdürecekler! Sizden istenen de bu; Konstantiniye'ye kan getirin!"
Ne denilebilinir; insanların değil insanlığın öldüğü bir utançtır savaş.. İnsan ırkının yarattığı dünyanın en hastalıklı oyunu..
Sokak Savaşa Karşı / Streets Against The War
0 yorum:
Yorum Gönder