Ada çoğrafyasının Londra bölgesinden olan Golden Silvers şarkı sözlerini yazan, vokal ve keyboard arkasındaki psychedelic danslardan sorumlu birinci tekil şahıs Gwilym Gold, basçı Ben Moorhouse, davul ve geri vokalleri yapan Alexis Nunez’den oluşan 3 kişilik bir proje. 2008 yılında herhangi bir plak şirketine bağlı olmaksızın çıktıkları Glastonbury’de Best New Tolent oylamasında birinci çıkarak dikkatleri üzerlerine çektiler. Geri kalan hikaye ise yürü ya kulum misali Radio1 DJ'lerinden Jo Whiley, Zane Lowe gibi isimlerin radyoda parçalarını ulusal marş tadında sürekli döndürmeleri ve sonunda afilli çocukların plak şirketi XL Recordings ile imzalanan anlaşma.
Önyargılarımızı bir kenara bırakıp albüme göz attığımız zaman aslında formülün çok basit olduğunu görüyoruz. Müziği herhangi bir evrim ve devrim içine sokmadan hali hazırda mevcut ve denenmiş melodileri çok güzel bir kimyayla bir araya getirmek. Bu kimyada dikkat çeken en önemli şey yoğun bir şekilde albümün özüne sindirilmiş klavye-synth tonları ve insanı fazla zorlamayan şarkı sözleri. Fakat bu tek düzelik bir zaaf gibi gözükse de şarkıların hepsinde görkemli bir şekilde ince farklar mevcut. Her şarkı kendi içinde mutlu, hüzünlü, karanlık ve önemlisi hınzır bir müzik iz bırakarak insanı yakalıyor. Açılışı yapan Another Universe kısa bir tanışma kıvamında bize albümün soundu hakkında rehberlik yapıyor. True Romance erken 80’ler dönemi brit-funk tonlarından Ulus taverna müziğine Ian Dury estetiğinde bir yolculuk ve kesinlikle albümün en iyilerinden bir tanesi. 70’ler diskosundan parlak bir bukle sunan Arrows Of Eros, siyah beyaz dönemlerin vokal gruplarını hatırlatan retro kokulu Here Comes The King, indie-rock çizgisinde ilerleyen Magic Touch albümün tepe noktalarından bazıları. Kapanışı yapan Fade to Black piyano vuruşlarıyla albümün hüzün kısmana dem vuran şiirsel bir veda.
Önyargılarımızı bir kenara bırakıp albüme göz attığımız zaman aslında formülün çok basit olduğunu görüyoruz. Müziği herhangi bir evrim ve devrim içine sokmadan hali hazırda mevcut ve denenmiş melodileri çok güzel bir kimyayla bir araya getirmek. Bu kimyada dikkat çeken en önemli şey yoğun bir şekilde albümün özüne sindirilmiş klavye-synth tonları ve insanı fazla zorlamayan şarkı sözleri. Fakat bu tek düzelik bir zaaf gibi gözükse de şarkıların hepsinde görkemli bir şekilde ince farklar mevcut. Her şarkı kendi içinde mutlu, hüzünlü, karanlık ve önemlisi hınzır bir müzik iz bırakarak insanı yakalıyor. Açılışı yapan Another Universe kısa bir tanışma kıvamında bize albümün soundu hakkında rehberlik yapıyor. True Romance erken 80’ler dönemi brit-funk tonlarından Ulus taverna müziğine Ian Dury estetiğinde bir yolculuk ve kesinlikle albümün en iyilerinden bir tanesi. 70’ler diskosundan parlak bir bukle sunan Arrows Of Eros, siyah beyaz dönemlerin vokal gruplarını hatırlatan retro kokulu Here Comes The King, indie-rock çizgisinde ilerleyen Magic Touch albümün tepe noktalarından bazıları. Kapanışı yapan Fade to Black piyano vuruşlarıyla albümün hüzün kısmana dem vuran şiirsel bir veda.
Golden Silvers için yakında zamanda sağda solda yeni çağın Roxy Music’i, Prince ve Frank Zappa’nın yeniden hayat bulması, İngiltere’nin MGMT’ye verdiği cevap, Beach Boys’un hortlaması, Cut Copy ile yakından, Mystery Jets ile uzaktan akraba, Ultravox’un bilmem kiminle tanışması gibi birçok benzetme yapılmış olsada siz en iyisi bunlara kulağınızı tıkayıp, fazla kafayı yormadan mevsim dönerken, renkler değişirken, içimizi bir hüzün kaplamışken, ”ah ulan çok yalnızım çok” diye dövünürken buyurun Yaşar Alptekin diskosuna diyerek sizi piste davet ediyoruz.
Golden Silvers - True Romance (True No. 9 Blues)
Golden Silvers - Arrows Of Eros
0 yorum:
Yorum Gönder