2.09.2014

Yıkılmayan Adam


Yıkılmayan Adam, Cüneyt Arkın abimizin oynadığı yönetmenliğini Remzi Jöntürk'ün yaptığı 1977 tarihli güzide bir filmimiz. Filmle ilgili ilginç bir nokta ise, 1983 yılında film hakkında komünizm propagandası iddiasıyla dava açılmıştır. Yıkılmayan adam bir yıkımla başlar ve yıkımla biter. Ezilenlerin umudu, bir halk savasçısı Çakır, ağaçlar ayakta ölür misali yıkılmadan ayakta ölür.

Ve şu nefis diyalog akıllara kazınır:

Kadın: Sen eşkiya mısın?

Çakır: Bazen. Anamı, babamı bu insanları düşündükçe. 

Kadın: Çok mu acı çektin? 

Çakır: Hem de her türlüsünü. 

Kadın: Ben hiç acı çekmedim 

Çakır: Bu dünya böyle kızım. Bir azınlık ki yer içer, bir çoğunluk ki onlar için öder ha öder! 

Kadın: Ama beş parmak...

Çakır: Parmağın beşi bir değil diyeceksin. Bunlar laf değil kızım; aldatmaca, uyutmaca! Senden daha olumlu bir şey  beklemezdim zaten. 

Çakır: Kendini Hiroşima'da bulabilir misin? Özgürlük adına kendini yakan Vietnamlının et kokusunu duyabilir misin? Okullarda vurulan gençlerin kanlı elbiselerini giyebilir misin? Filistin'deki kurtuluş savaşçısı gerillaların fişekliğini kuşanabilir misin? 

Kadın: Kafamı karıştırdın. 

Çakır: Varsa kafan, de bakalım; bu sefaletin hesabını kim verecek? Kim ödeyecek bunca günahı? Bu alınteri denizinde kimler boğulacak?



 

0 yorum:

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...