Bir çocuk düşünün. Babası dünyaca ünlü Fransız şarkıcı Serge Gainsbourg, annesi dünyanın en güzel kadınlarından biri olan şarkıcı ve oyuncu Jane Birkin. Hayal aleminden fırlamış imrenilecek bir aile. İşte oyuncu ve şarkıcı Charlotte Gainsbourg bu hayatı yaşamış biri.
Gainsbourg, müziğe ve sinemaya küçük yaşlarda ilgi duymaya başladı. Babasının bestesi Lemon Incest`te henüz 13 yaşında vokal yaptıktan sonra yine babasının imzasını taşıyan şarkılardan oluşan “Charlotte Forever” isimli ilk albümünü 15 yaşındayken müzikseverlerle buluşturdu. Yine 15 yaşında rol aldığı "L'Effrontee" filmi ile Cesar ödülü alınca sinema kaçınılmaz bir yol oluyor onun için. Bu süreç Charlotte'un müzikle buluşma arzusunu geciktirmiş olsada, müziğe duyduğu sevgi hiç bir zaman azalmamıştır.
Fransa'da Radiohead konserinde Air'den Nicolas Godin ile tanışması sonucunda tam olarak kafasındaki albümü yapma fırsatı doğuyor. Onca yıl aradan sonra ikinci albümü “5:55” ile geri dönen sanatçı; Albüm için, Air, Jarvis Cocker, Neil Hannon ve Radiohead’in prodüktör Nigel Godrich gibi oldukça önemli isimlerle birlikte çalıştı. Özellikle albümdeki "The Songs That We Sing" parçası oldukça dikkat çeken bir çalışma olmuştu. Son olarak Gainsbourg yakın bir tarihte "Stage Whisper" isimli bie albüm daha yayımladı.
Evet rüya bir ailenin çocuğu olan Charlotte Gainsbourg; soğuk ama seksi, başarılı ama hırssız , mutlu ama durgun biri olarak yolculuğuna devam ediyor.
Charlotte Gainsbourg - The Songs That We Sing
Charlotte Gainsbourg - Memoir
0 yorum:
Yorum Gönder