14.11.2013

No One Knows About Persian Cats



İranlı yönetmen Bahman Ghodabi, Sarhoş Atlar Zamanı ve Kaplumbağalar da Uçabilir gibi filmlerini art arda sıralamaya başlayınca hak ettiği şekilde tüm sinema dünyasının dikkatini üzerine çekmişti. Yasaklara ve sansüre rağmen ilerleyen İran sinemasının önde gelen isimlerinden biri olarak, kaliteli filmlerle birçokları için kapalı bir kutu olan ülkesini dünyaya sunmaya devam ediyor. Bahman Ghobadi ve Türk yapımcı Mehmet Aktaş'ın ortak yapımı olan Cannes ödüllü "No One Knows About Persians Cats" İran'da yapılması yasak olan rock, blues, hip-hop gibi müzik türlerine gönül vermiş gençlerin müzikal serüvenlerini anlatıyordu. Yarı belgesel, yarı kurgu tadında ki film aslında yasaklarla sınırlanmış bir ülkede hayallerin peşinden koşan gençlerin dünyasına gerçekçi bir bakıştı.


Bu filme konu olan gruplardan Yellow Dogs'du. Ve grup üyeleri, tıpkı filmdeki gibi ülkelerinde müzik yapamadıkları ve hayatları tehlikede olduğu için 3 yıl önce Tahran'dan New York'a kaçtı. Ülkelerinde yeraltı müziği yapan 4 genç müzisyen 3 yıl önce New York'a yerleşti ve Brooklyn Williamsburg'da yaşamaya başladı. Grubun kaldığı ev kısa sürede kentteki İranlı müzisyenlerin buluşma noktası haline geldi. Maalesef hayallerinin peşinden koşan bu gençler bir intikamın kurbanı oldu.

Bir dönem grupta yer alan fakat grubun eşyalarını çaldığı için gruptan attılan arkadaşları Ali Ekber Muhammed Rafi kanlı bir eyleme imza attı. Rafi, geçtiğimiz pazar gecesi 3 katlı eve gelerek gitar çantasına sakladığı yarı-otomatik tüfeğini çıkardı. Önce evde bulunan, Yellow Dogs ile turnelere çıkan 35 yaşındaki besteci-müzisyen Ali İskenderiyan'ı alnından tek kurşunla vurdu. Ardından grubun davulcusu, 28 yaşındaki Arash Farazmand'ı yatak odasında öldürdü. Saldırgan hemen bir kat aşağı inerek Arash'ın kardeşi ve aynı zamanda grubun gitaristi olan 27 yaşındaki Soroush'u, ardından da salonda bulunan 25 yaşındaki İranlı müzisyen Sasan Sadeghpourosko'ya ateş etti. Geride 4 ceset bırakan Rafi, tetiğe basarken bir yandan da, "Neden beni İran'dan buraya getirip aranızdan attınız?" diye bağırıyordu.


Gözü dönmüş saldırgan, üçüncü kattaki yatak odasında saklanan bir başka İranlı rock grubu Free Keys'in üyesi Pooya Hüseyni ile yüzyüze geldi. Hüseyni, Rafi'ye silahını indirmesini söyleyerek karşı koydu. Rafi de beklenmedik bir şekilde Hüseyni'yi vurmadı. Onun yerine çatı katına çıkıp kalan tek kurşunu kendi kafasına sıktı ve intihar etti. Grubun diğer iki üyesi, saldırı esnasında evde olmadıkları için hayatta kaldı.Grubun İstanbul'da konser vermek gibi bir başka hayalleri daha vardı.

Hayatın ironik yüzü maalesef bir kez daha gerçek oldu.

Yellow Dogs Live

0 yorum:

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...