Tüm dünya Maya inancına göre 21 Aralık 2012'de dünyada gerçekleşmesi
beklenen kıyamete kilitlenmiş durumda. Belli çevreler, efsanevi Marduk
gezegeninin 21 Aralık'ta dünyaya çarparak kıyametin kopacağını iddia
ediyor. 21 Aralık'ta gerçekleşecek kıyametten yeryüzünde sadece Şirince
ile Fransa'nın güneyindeki Bugarach Köyü'nün etkilenmeyeceğini öne
sürülüyor. Ve eğer, 'kehanet' doğru çıkarsa Hz. İsa'nın o gün Şirince'ye
geleceği de belirtiliyor. Tabii hal böyle olunca İzmir'in Şirince Köyü
de son zamanlarda gündemden düşmüyor. Hz. İsa tarafından kurtarılacağına
inanan “Mavi Enerji Grubu”na mensup kişiler, Şirince köyündeki
konaklama tesislerini yaptırdıkları rezervasyonlarla doluluk oranlarını
altüst ettiler. Oda fiyatlarının ise 150 TL'den 3 bin TL'ye kadar
çıkıyor. Yöre halkı, “Kıyamet koptuktan sonra dünyada bir biz kalsak ne olur?”
derken, muhtar Levent Apak, söylentiler nedeniyle açıklama yapmaktan
yorulduğunu ve yöreden kaçacak duruma geldiğini söylüyor. Şirince'nin
nüfusunun 560 kişi olduğunu açıklayan Levent Apak, “Yazın günübirlikçi
turistlerle bu rakam 2 bine çıkıyor. Söylentiye inanan o kadar çılgın
var mı göreceğiz! Bölgedeki konaklama kapasitesi 400 civarında. Şirince
küçücük bir yer. Gelirlerse onca insanı nasıl alır bilemiyorum?” diyor.
Öyle ki o gün köyün nüfusunun 60.000 civarında olması bekleniyor. Kimine
göre o gün asıl kıyamet bu kalabalık kitlenin beraberinde getireceği
sorunlar nedeniyle Şirince’de yaşanacak.
Fakat bu durumdan özellikle köy esnafı çok memnun. Şirince’nin
tarihinde yaşanmamış bu ticari hareketlilik esnafın cebini güldürmüş
durumda. Hatta bazı Cingöz Recai esnaflar kıyametin sadece 21 Aralık’ta
değil, bu günün peşinden gelen günlerde de kopabileceği belirterek döviz
girdilerini daha çok artırmanın hesabını yapıyorlar. Alalım verelim
ekonomiye can katalım hesabı. Anlayacağınız kıyamet bahane, ticaret
şahane. Doluluk oranları %100 olunca bazı kişiler köylülerden yer
kiralarak kamp alanları oluşturmaya başlamışlar. Kamp yapacakların
sloganı ise “Kıyamet bahane, kamp şahane.” Müzik, kamp ateşi ve
Şirince’nin o güzel şarapları eşliğinde güzel bir eğlence planlanmış.
Anlayacağınız madem öleceğiz örgütlenelim abiler eşliğinde bir curcuna yaşanıyor Şirince’de. Kısaca kıyamet hariç herşey şahane...
Kısa bir Şirince tarihine göz atarsak; bazı kaynaklara eskiden Şirince
4-5 bin nüfuslu önemli bir Rum yerleşimiymiş. Köyün Kırkaca olan eski
adı Rumların telaffuzu ile Kirkince’ye dönüşmüş. Türkler ise Çirkince
diyorlarmış. 1930’larda İzmir Valisi Kazım Dirik Paşa böyle bir yer
nasıl çirkin olur diyerek ismi Şirince’ye çevirtmiş. Ondan sonrada
öylece kalmış.
Anladığımız o ki, 21 Aralık 2012'de dünyanın sonu gelmeyecek belki ama
Şirince'de yoğunluktan dolayı kıyamet kopacak! Bakalım bu kıyamet
komedisinden sonra, Şirince o günden sonra hala “şirin” mi kalacak.
Yoksa tekrar “Çirkince” mi olacak. Ayrıca korkunun ecele faydası yok
efendiler. Ölüm dediğin nedir ki? Karacaoğlan’ın dediği gibi “Bir ayrılık, bir yoksulluk, bir ölüm.”
Bazıları için hayatın asla değişmeyen ve yazılı olmayan bir kuralı. Ama
üzülmeyin dostlar; İsviçreli bilim insanlarının yaptığı bir araştırmaya
göre “Zaten hepimiz birgün ölecekmişiz…”
Karacoğlan der ki kondum göçülmez
acıdır ecel şerbeti içilmez
üç derdim var birbirinden seçilmez
bir ayrılık, bir yoksulluk, bir ölüm...
Ersen ve Dadaşlar - Bir Ayrılık Bir Yoksulluk Bir Ölüm
acıdır ecel şerbeti içilmez
üç derdim var birbirinden seçilmez
bir ayrılık, bir yoksulluk, bir ölüm...
Kardaşlar - Deniz Üstü Köpürür
1 yorum:
O, karısının kafasından neyse şimdi... Sevan Nişanyan ordayken kıyamet kopsa atmam adımımı Şirince'ye ben :D
Yorum Gönder