Tarihin belki de çözüm bulamadığı
en önemli sorularından biridir “Aşkın etiği olur mu?” önermesi. Kısaca aşkın
ahlaksal boyutunun sınırları nedir? Aşk her ne kadar iki kişiliktir dense de,
çoğu zaman üçüncü kişi araya girer. Aşkın yazılı olmayan kuralı gereği, genelde
bu üçüncü kişiye çekip gitmek düşer. Zaten gerçekten seviyorsa onun mutluluğu
için ondan vazgeçip gider.
Tarihte bu genellemenin dışında
tuhaf bir hikaye vardır. Lili Brik ile Mayakovski, tutkulu bir aşkın
taraflarıdır. Fakat Lili Brik, Mayakovski’ye aşık olduğunda evlidir. Bu durum
onu rahatsız ettiğinden durumu kocasına itiraf eder ve boşanmak ister. Tutkulu
bir aşık olan kocası Ossip Brik ise, boşanmak yerine birlikte yaşamayı teklif
eder. Üçümüz birlikte ölene kadar mutlu yaşayalım der…
Aşkın gözü kör olduğu için bütün
ilişkilerin ilk günleri harika geçer. Sonrasında bir durgunluk dönemi ve acı
sonun yaklaşması. Hani Alain De Botton demiş ya “İki insan ayrılırken, şefkatli
konuşan taraf aşık olmayan taraftır.” Aynen bu süreç işlemeye başlar son aşamada. Sonrasını
söylemeye gerek yok. Şayet unutamıyor ya da unutmak istemiyorsanız bir umut
dünyasıdır alıp başını gidiyor. Zaten bu üç kişilik ilişkilerin üçüncü tarafı
bu süreçte en iyi yardımcı oyuncu dalında işin içine girer. Zaten rolü de filmin
süresine göre, ya eski sevgili arayana ya da unutulana kadar devam eder. Sonrası
bildiğimiz hikaye. Ne demiş şair:
Ben birini sevmiyordum. O da beni
sevmiyordu
bir gün bir yerde randevulaştık
ben gitmedim. O da gelmedi...
Stanton Miranda - Love Will Tear Us Apart
The Brunettes - Lovesong
0 yorum:
Yorum Gönder